12 Ocak 2011 Çarşamba

Firarperest

İşte bu aralar tam da aradığım kelime bu "FİRARPEREST" .... O yüzden adını duyar duymaz almaya karar vermiştim. Ankaraya gittiğimde de hemen aldım bi tane. 40 küsurlu sayfalardayım henüz ve beklediğim etkiyi hala yaratmış değil ne yazık ki. Kitap kısa yazılardan oluşuyor belki de ondan... Neyse yine de bitirmek için sabırsızlanıyorum.

"İnsan ki eşrefi mahlukattır, içindeki semavi özü keşfetmekle yükümlüdür. Çıkacaksın yollara, kendine doğru git gidebildiğin kadar. Keşif boynumuzun borcudur. Kendimizi keşfetmek, aşkı keşfetmek, dünyayı keşfetmek, Öteki’ni keşfetmek…"

"Çakılı kalmamak sırf alışkanlıklardan ötürü demir attığın koylara. Çıkmak oralardan, geçmek dalgakıranların beri tarafına, bilmediğin memleketlere varmak, tatmadığın yemekler yemek, sözlerini anlamadığın şarkılarla içlenmek, risk almak, dağılmak ve parçalanmak ve hasret çekmek buram buram, gurbetin tadına bakmak ve kendini yabancının gözünden görmek, şaşırmak yeniden, şaşırmak bir çocuk gibi dünyanın hallerine, çeşitliliğine, güzelliğine, acımasızlıklarına… şaşırmak ölene kadar… şaşırma kabiliyetini hiç yitirmemek… budur son tahlilde Âdemoğullarına, Havvakızlarına kendilerini keşfettirten serüven"

11 Ocak 2011 Salı

Yılbaşı hediyelerim geldi!

Yılbaşı öncesi bazı blogların düzenlediği yarışmalara/çekilişlere ben de katılmıştım. Sanırım şanslı bir yıla giriyorum ki, en azından burcum öle diyo, iki blogda kazananlardan biri ben oldum :) Aşağıda gördüğünüz kese, süslü patik, bileklik ve kolye takımı, yüzükler,küpe ve turuncu anahtarlık,mini kumaş çanta http:/metalvemorinek.blogspot.com yani MOR İNEK bloğunun sahibi sevgili Tuba'dan geldi. Kendisine teşekkür ediyorum hepsi el emeği ve birbirinden güzel...

Kese ve süslü çoraplar

Bileklik ve kolye takımı

Anahtarlık,yüzükler ve küpe

Mini kumaş çanta ve diğerleri

Çekilişine katıldığım bir diğer etkinlik ise STİL DİREKTÖRÜ ile HEM YENİ HEM İKİNCİ bloğu tarafından ortak düzenlenmişti. Harika bir "Bourjois Paris marka flar " sahibi oldum,çook teşekkür ediyorum hem Edacıma hem de hediyeyi gönderen hem yeni hem ikinci bloğunun sahibesi hanımlara :)

6 Ocak 2011 Perşembe

Terfi Aldım :)

Terfi aldım, aslında akademisyenim ben ve akademik görevimin yanısıra bir de idari görevim oldu artık. Üniversiteye bağlı bir birime yönetici oldum. Aslında süper bi durum ama yine burnumdan getirmeyi başardılar...Nefret ediyorum!!!

İlk günün hevesiyle evde minik bir kutlama yaptık ama. Pastadaki 1 ne hikmet derseniz şayet bu ilk terfisel durumum olduğunu temsil ediyor.
İnsana mutluluğunu bile yaşatmıyorlar ya, bana sabır dileyin dostlar!
Aşağıdakilerde hani olur aaa (!?) kıskançlık/kütüklük yapmayıp da tebrik etmeye gelen olursa diye aldığım çikilata tabağımla çikilatalar..

5 Ocak 2011 Çarşamba

Yılbaşı Part 2

Efendim cuma gününde kalmıştık, o gün de Foruma ve Anterese uğradık. Ufak tefek hediyeler aldık.Aslında baya bi gezdikten sonra hediyelerin çoğunu bi çırpıda MUDO'dan alıp çıktım. Hem MUDO outlette acaip indirimler vardı ;) Eşime krem rengi yün kazak ve termos bardak, anneme şık bir büyük cam tabak, anneanneme kadeh takımı, kardeşime içi puf sabo terliklerden (bi tek bu farklı bir yerden) aldım. Ayrıca foruma büyük bir oyuncakçı açılmış oradan da afyondaki ufaklıklara ufak tefek bişiler aldım,inş. ilk fırsatta göndereceğim.

Akşam ailecek yemeğimizi yedikten sonra saat 10 gibi Siboşlara geçtik. Son 4 yıldır yılbaşını birlikte kutluyoruz. 10 kişi falandık bu sefer. Gece 3'e dek kahkara şamata eşliğinde eğlendik. Uzun yıllar sonra Tombala oynadık. Tabu oynadık. Siboşum enfes Tiramisusundan yapmıştı ona yumulduk. Kısacası güzel bir geceydi. Hep birlikte orada kaldık. Ertesi sabahta 3'e kadar kahvaltı keyfi yaptık. 4 gibi de biz kalktık. Vala bazen kendime kızıyorum ne işin var senin Kayseride diye. Ankarada hayat eğlenceliyken burada sıkıntıdan patlıyoruz pof!
Son fotodaki bızdıkta arkadaşın oğlu Yağız Efe, o kadar uslu o kadar akıllı ki, gece boyunca ne ağladı ne huysuzlandı. Herkesin maskotu oldu.Maşallah.

İşte böle yeni bir seneye daha kavuştuk. Umarım hepimiz için bol kahkalı,sağlıklı, huzurlu, paralı bir sene olur!Ha bu arada tombalada kazandığımız çinkoların yanısıra biletimize de son 2 rakamdan amorti çıktı, eh iidir be hacı :P

4 Ocak 2011 Salı

Yılbaşı ve Ankara part1

Başlıktanda anlaşılacağı üzere yılbaşını Ankara'da geçirmek kısmet oldu hehee..
Hemde ta çarş.gününden gittik Ankaraya lakin bizim beyin beli tutulduğundan, o tüm gün evde yatmak biz de ona bakmak zorunda kaldık. Neyseki perş. günü bişeyi kalmadı ve bizde annemle attık kendimizi dışarıya :)
İk gittiğimiz yer Atatür kültür Merkezindeki yılbaşı fuarıydı. Fuar fena değildi ancak fuardan ziyade dışarıya kurulan peynir,tereyağ,kebap, börek, künefe vs satan yerler süperdi,çok keyifliydi. Fuarda gezdikten sonra çadırlara kurulmuş olan bir yere oturup çay eşliğinde izmir lokmalarını afiyetle yuvarladık. Fuar geçen seneye nazaran daha sade geldi bana.Ama yine de bi kaç parça bişi aldım tabi. Ardından sıhhıyedeki sosyete pazarına geçtik. Çok kalabalıktı.Sonra annem eve döndü,bense Kızılaya hatta Bakanlıklara kadar yürüdüm,harikaydı.Hafif yağmur çiseliyordu. Çiçekçileri,takıcıları,kitapçıları, bilimum mağzaları gezdim. Hatta ne hikmetse Ankaralı Turgutla karşılaştım. Kibarca hanfendiye yol verin dedi ve iyi günler diyerek selamlaştık :). Karanfil turundan sonra Mülkiyelilerin oraya çıkarak bir simit kafede oturdum aylardır özlemini çektiğim çıtır simite yumuldum tabi bir fincan çayla birlikte. hmmm enfesti yaa.... Sonra da yürüyerek Strazburg caddesine geldim ve eşimle kayınpederlere yemeğe gittik. Çok uzun oldu yahu başlığa part 1'i ekleyip devamını sonra yazayım. Kızılay turumdan bi kaç fotoyla şimdilik hoşçakalın diyorum...